Hayatta olduğu son bayram, 1938'in Cumhuriyet Bayram'ı gecesi, Boğaziçi vapurlarından birini tutan gençler Dolmabahçe rıhtımına yanaşmışlar, haykırıyorlar, kurtarıcılarını istiyorlardı. Atatürk hasta yatağından aniden fakat yavaşça doğrulup, ardından da kesik kesik konuşarak pencereye gitmek istediğini anlatmıştı. Kollarına girdiler. Pencere kenarındaki koltuğa oturttular...O an, vapurda bir kıyamettir koptu. Gençler hep bir ağızdan "Dağ başını duman almış..." marşını söylüyorlardı... Kimbilir ne düşünmüştü "O AN"...1919'un 19 Mayıs'ının karanlık günlerinde bir güneş gibi doğduğu, Samsun'dan Havza'ya o güzel ve gür sesiyle yine "Dağ başını duman almış" dizelerini söyleye söyleye yürüyerek yol aldığı günler belki bir film şeridi gibi gözlerinin önünden geçmişti...
Nemli gözlerle son defa bakmıştı o gençlere... "Bu bayramlar ve yarınlar sizindir...Güle Güle çocuklar..." diyerek yatağına dönmüştü...
İşte, Türk gençliğiyle o gün helallaşmıştı...
Evet, Bu Bayramlar ve Yarınlar biz Türk Gençliği'nindir...
19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun...